3. gün Atinadayız. Kalabalığı, karmaşık trafiği, yoğun gece hayatı ve taşmış çöp kutularıyla ülkemizle benzerlik taşıyan Atina. Kahvaltımızın ardından otobüsümüze binip Acropolis'in yolunu tutuyoruz.
Tanrıça Athena'nın baştapınağı Parthenon.
Şehir, şu an tadilatta. E, o kadar görkemi olan ve Atina'ya turist çeken bu şehrin bakıma da ihtiyacı olur tabii.
Biliyor musunuz; Acropolis, inşa edilirken aslında temelini eğri yapmışlar. Amaç; yerin tabanını düşünerek yapı bitirildiğinde şehrin eğri büğrü olmamasını sağlamak.
Ve Zeus Tapınağı. Acropolis'in hemen altında.
Tiyatro.
Antik yapılar şehirle iç içe geçmiş.
Meşhur Acropolis Müzesi. Bildiğimiz müze binalarından ne kadar farklı değil mi?
Agora
Yunan askerlerinin saat başı hani şu meşhur nöbet değişimi yaptıkları parlamento binası. Videoya çektim, tam 10 dakika sürdü. Çok ilginç ve değişik, neden bu kadar yorucu bir nöbet değişimi töreni yapmışlar, anlayabilmiş değilim. Her iki nöbet kulübesinin tam ortasında meçhul askerlerinin anıt mezarı var. Nöbet değişimi sırasında 1-2 dakika kadar saygı duruşunda da bulunuyorlar.
Ulusal Kütüphane.
Üniversite
Zapion Sarayı
Meşhur Olimpiyat Stadyumu
Zeus Tapınağı
Döneminin ünlü zengini Herodes Atticus'un yapmış olduğu tiyatro
Monastraki Meydanı.
Meşhur Plaka ve Monastraki(her ikisi de yanyana) mutlaka görmeniz gereken yerler. Plaka, Yunanlıların meşhur tavernalarının bulunduğu eğlence mekanı, Monastraki de alışveriş yapabileceğiniz süper uygun ve bol çeşit ürünün bulunduğu bir pazar.
Gittiğinizde bol bol alışveriş yapın, deniz ürünleri yiyin, plakada eğlenin, şehrin sokaklarında kendinizi kaybedin, frappe için, ouzoyu mutlaka deneyin, yunan salatasını deneyin...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Adsız yorumlar yayınlanmayacaktır, teşekkürler...