RÜYA TABİRLERİ

Hepimiz uyku ve rüyalar arasındaki bağlantı hakkında bir çok şey duymuşuzdur. Çoğu kişi rüyaların gelecekten izler yansıttığını söylerken kimisi de bunun tersini söylemektedir. Ben ise her rüyanın olmasa da bazılarının geleceği gerçekten de yansıttığını düşünüyorum. Bu sebeple beni etkileyen rüyaların rüya tabirlerini mutlaka karıştırırım.

Kaynak

Şimdi size geçenlerde gördüğüm bana oldukça ilginç gelen bir rüyadan bahsetmek istiyorum. Öncelikle baştan şunu belirtmeliyim ki benim rüyalarım biraz film gibidir. Rüyam, her sene ailemle birlikte tatilimi geçirmek için çok severek gittiğim Foça' ya bu kez annemin zoru ile tek başıma gittiğimi görmemle başlıyordu. Kendimi bir anda sürekli kaldığımız Foça’da ki pansiyonda buldum. Ben beş gün için gittiğimi düşünürken ilk günden annemin telefon açması ile aslında üç gün gittiğimi öğreniyorum. Pansiyonun çalışanlarında değişiklikler olduğunu ama her zaman gördüğüm kişilerin de hala çalıştığını fark ediyorum. Bir taraftan onlarla selamlaşıp hasret giderirken diğer taraftan da kara kara tek başıma ne yapacağımı, nasıl döneceğimi düşünmeye başlıyorum. Sonra kendi kendime buraya nasıl geldiysem öyle tatilimi yapıp döneceğime ikna oluyorum. Rüyamın devamında ise başka bir yerde uzun zamandır görüşmediğim ilkokul arkadaşımla karşılaşıyorum. Onunla da birbirimize sarılıp hasret giderdikten sonra dar bir koridorda birlikte yürüyoruz. Bu rüyamda devamlı bir hasret giderme durumu ve alakasız yerler, kişiler mevcut. Koridor çıkışında yol kenarında karanlık ve yeşillik bir alana çıkıyorum. Başka bir arkadaşımın annesi ile birlikte bir arabaya doğru yürüyoruz. Beni de eve bırakacaklarını düşünürken o eşi ile birlikte gidiyor. Ben yol kenarında bizim sitenin bekçisi ile birlikte -kendisini de hiç sevmem- taksi bekliyorum. Ancak ne o ne de ben taksi durduramıyoruz ve ben korkmaya başlıyorum. Çünkü yollar çok ıssız ve benimle birlikte bekleyenler binip giderken ben niye gidemediğimi anlayamıyorum. Evet biliyorum çok uzun bir rüya ama ben bunu anlatamaya başlamadan önce hazırlıklı olmanız için söylemiştim zaten. Şunu da biliyorum ki burada rüya tabirlerine bakmam gereken çok fazla done bulunuyor. Hepsine baktım elbette ama en çok ihtiyacım olan şeye en önce baktım, bu da tabii ki tatil. Elele’nin rüya tabirleri sayfasına baktığımda işlerimin yoğunluğu nedeni ile dinlenmeye ihtiyacım olduğu yazıyordu. Çok doğru gerçekten. Arkadaşımı görmem ise ticarette başarı ve iyi şansa işaretmiş. Onun mutluluğu benim de mutluluğummuş. Karanlık bir mekânda bulunmam demek ise atıldığım bir işte başarısız olmam demekmiş. Umarım bu kısmı en az zararla atlatırım. Güldüğümü görmem ise yeni arkadaşlıklar, işlerimdeki başarılar demekmiş. Rüyamda korktuğumu görmem ise bilinçaltımda bazı korkuların olduğunu ve bunlarla bir gün yüzleşebileceğimi anlatıyormuş. Taksi beklediğimi söylemiştim ya, bu durum da bilimde ilerleyeceğim ve dini inanışlarımın azalacağı anlamına gelmekteymiş. Birbirinden çelişkili kavramlar görmem kafamı karıştırmadı değil tabii ancak her zamanki gibi olumlu olanları önemseyerek kendimi negatiflikten arındırıyorum. Başka türlü kafamı gördüğüm negatifliklere takarsam eğer psikolojik olarak olumsuz yönde oldukça etkilenebilirim. Her zaman böyle şeylere gerek olmadığı kanısındayımdır.

Kaynak

Rüyaların bir gizemi olduğu konusunda da hepimiz hemfikiriz bence. Bilim adamları konu üzerindeki araştırmalarını devam ettirirken; biz elbette sadece kesin olmayan yargılar hakkında konuşabiliriz. Çalışmalar günde 1 ya da 2 saat rüya gördüğümüzü, bunların da çoğunluğunu unuttuğumuzu söylüyorlar. Yanı biz rüya görmediğimizi bile düşündüğümüzde aslında görüyor ve unutuyoruz. Fazlaca karmaşık bir konu olan rüyalar hakkında yüzyıllardır farklı söylenceler bulunuyor. Kimisi Tanrı’ nın bize gönderdiği işaretler derken kimisi de gelecekten haber veren uyarılar demekle yetinmiş. Önümüze kesin kanıtlar konulmadan her duyduğumuza inanmamalıyız tabii ki. Ama okumak ve öğrenmek de her zaman fayda vardır. Umarım gördüğünüz tüm güzel rüyalar gerçekleşir.

Hepinize pembe rüyalar!