Sayfalar

4 Mayıs 2014 Pazar

Bir Çekilişe Katılmadan Önce 2 Kere Düşünün

Çekiliş yapan bloggerlar olarak, kazanan tarafın kazandığı hediyeleri blogunda ya da sosyal medya hesabında nezaketen de olsa yayınlaması ricasında bulunuruz hepimiz değil mi? Kimi bu ricamızı yerine getirir, kimiyse arayıp sormaz bile...

Bugün sizlere daha önce hiç başıma gelmeyen, çok komik bir olaydan ve çocukça tavırlardan bahsetmek istiyorum. Çekiliş yapan değil; çekiliş kazanan taraf olarak :)

Olayı ayrıntılı yazma gereği duymuyorum. Aşağıdaki yazım, Mor hastası'nın çekilişiyle ilgili kendi blog sayfasında yayınladığı yazısında benimle ilgili yaptığı yoruma cevap olarak dün gece, tarafımdan yazılmıştır ve Mor Hastasının eleştiri tahammülsüzlüğü nedeniyle, kendi sayfasından ve yine kendisi tarafından silinmiştir.



"Sevgili Morhastası,
Hediyeni kazandığımı öğrendiğimde sana teşekkür etmiş ve iletişim bilgilerimi göndermiştim. Ayrıca, taşınma dolayısıyla çok kısa bir süre içerisinde internet bağlantımın kesileceğini bildirmiştim. Taşınma dolayısıyla da eşimin iş adresini vermiştim. Sen, (çok teşekkür ederim ki) hediyemi, eşimin iş adresine zamanında ulaştırmışsın. Fakat ben;
1- Çekiliş kazandığımı öğrendiğimde sana taşınacağımı, bu yüzden de sağlam olsun diye eşimin iş adresini vereceğimi mailimde belirtmemiş miydim? BELİRTMİŞTİM.
2- Yine aynı mailde taşınma dolayısıyla internet bağlantımın kesileceğini bildirmiş miydim? BİLDİRMİŞTİM.
3- Taşınma sırasında eşim de izin aldığı için, doğal olarak gönderdiğin hediyelerin bana ulaşması uzun sürdü. Hatta öyle ki, eşim işe başladıktan sonra da elime geç ulaştı; çünkü eşim hediyelerini bana getirmeyi birkaç gün unuttu. Bunu sana sonraki mailimde ilettim mi? İLETTİM.
4- Gönderdiğin hediyelerin, kargo paketi olmaksızın elime geçti. Yani, eğer sen iletişim bilgilerini kargo paketi üzerine yazdıysan bile onları ne yazık ki ben göremedim.
5- İnternet bağlantımız, (sağolsun TÜRK TELEKOM sayesinde), taşınmamızdan yaklaşık 15-20 gün sonra sağlandı. Bu süre içerisinde ben ne bloguma, ne de başka sosyal medya hesabımı kullanamadım.
6- İnternet bağlantım yapılır yapılmaz blogumda hediyeni, senin sayfa linkini de vererek ve gayet özene bezene yayınladım. Ne tesadüftür ki, ben yazımı yayınladıktan sonra mailimi kontrol ettiğimde senden bana gelen ve pek de hoş yazılmamış mailinle karşılaştım.
7- Yine de sustum. Ve bu tavrını tarzını blogumdaki yayınımda bile belirtmedim.
8- Yayınımın altına yazdığın mesajlarda bile onca açıklamaya rağmen hala yukarıda yaptığın gibi "mesaj yazamaz mıydın, haber veremez miydin?" tarzındaki sorularına da sıkıldığım için de cevap vermedim.
9- Ancak, burada yaptığın bu yayın, bana "yeter artık" dedirtiyor. Eğer ki, sana gerekçelerimi sunmasam, blogumda yayın yapmasam eyvallah ama bu tarzın hem sana yakışmıyor, hem de beni "duyarsız ve sorumsuz" gibi gösteriyor.
10- Sevgili Morhastası; 4,5 yıldır blog sahibiyim ve yayın yapıyorum. Bugüne kadar yüzlerce çekilişe katıldım, çok fazla çekiliş kazandım. Hiçbirini de blogumda yayınlamadan kullanmadım ve blogumda o hediye hakkında deneyimimi yazmadım. Sana durumumu bildirmişken ve geçerli mazeretlerimi açıklamışken yukarıda ve daha önce bana yazdıkların gerçekten hoş değil. Çünkü bu lafları kesinlikle haketmiyorum.
Herşeyi geçtim madem öyle ben sana sorayım, sen neden benim yayınımı geç haber veriyorsun blogunda? Bak ne güzel yazmışsın: "Ancak, vakit bulmuşsun"
:)
Yahu ben taşındım taşındım. Ne vaktinden bahsediyorsun??????

Bak, Bilmiş Baykuş'un çekilişini kazanan şahıs, yayın falan yapmamış. Bilmiş Baykuş da haklı olarak düşüncesiz davranmakla suçluyor kazanan şahsı.

Şimdi beni neden aynı kefeye koyasınız?

Bilgi mi vermedim, yayın mı yapmadım, defalarca teşekkür mü etmedim?????

Ayıp, yeter artık...."
 .....

Kazandığım hediyeyi, blogumda şu yazımda yayınlamıştım.  O yazımda bile kendisinin (o kadar açıklamaya rağmen) hala kendi bildiğini okuyarak beni, artık rahatsız edecek şekilde yazısını görüyorsunuz. Keşke, bana yazmış olduğu mailleri saklasaydım ve burada onları da yayınlasaydım. Gerçi, ispata gerek yok beni bilen biliyor :))
Hediyesini, eşimin iş adresini verdiğim günden itibaren hergün bana mail yazarak, kargonun Ankara'ya vardığını, dağıtıma çıkarıldığını, ....  kişisine teslim edildiğini vsvsvs yazmış. İnternet bağlantım olmadığı için ben bunları sonra okuyorum tabii :)
Yazdığı bir mailini okuduğumda çok gülmüştüm :)  "Hediyenizi verdiğiniz adrese gönderdim ama .... adlı bir kadın hediyemi teslim almış. Bu kadın kim? Bana cevap verir misiniz?"
Başka bir mailinde ise, "Tamam, taşınıyorsunuz anladım ama insan ürünleri teslim aldığını bildirmez mi?"  
En son yazdığı mailinde ise "Hala hediyemi aldığınıza dair blogunuzda yazı yazmadığınızın farkında mısınız???"
:)))))
Dövseydin?????
Yahu, bir çekiliş yapmışsın, kazanana ulaşmışsın, kazanan sana durumunu anlatmış, ürünün teslim edildiğini ve kimin teslim aldığını görmüşsün. Daha ne istiyorsun?
Hadi, için rahat etmiyor, beni mesajla taciz edene kadar, iletişim bilgilerimi verdiğim sırada sana gönderdiğim telefon numarasından niye ulaşmazsın? Derdini bana o numaradan anlatmazsın??? Ki, ben de senin kafandaki soru işaretlerini sileyim???
Onu da geçtim, madem çekiliş kazanan kişinin kazandığı hediyesinin kendisine ulaştığını yayın yaparak göstermesini istiyorsun ve o da yapmıyor o halde blogunda "Ben, hediyesini gönderdim ama yayın yapmadı, alın bu da kargo takip numarası, teslim aldı kendisi" diye kendin yayın yap  (Bu da benden sana bir tavsiye olsun, arka arkaya çekiliş yapıp duruyorsun birinden biri mutlaka sana böyle davranacaktır, benim gibisini zor bulursun ;)  )
Ben, öyle bir şart olmamasına rağmen çekilişle ilgili bu yayını yapıyorum, (ki tüm gerekçelerim kendisiyle mailleşmemizin dışında o yazımda da mevcut) ardından kendisi, benim yaptığım yayınla ilgili kendi sayfasında bir yayın yapıyor ve hala aklınca laf sokmaya çalışıyor :))
Maillerindeki tavrı ve tarzını hiiiiç önemsemedim, ancak beni düşüncesiz ve sorumsuzmuş gibi göstermeye çalıştığı yayının ardından yaptığım o upuzun yorumumu silmiş olması kendisinin ne kadar bencil ve tahammülsüz olduğunun en güzel kanıtıdır :) Yani, "Ben haklıyım, benim dediğim doğru, benim izleyicilerim benim tarafımda olmak zorunda sen onların kafasını karıştırma, ben bildiğimi okurum" tavrı :)))
Biraz saygı, biraz anlayış ya da anlamaya çalış ;) 
Bu şekilde kendini haklı çıkarmaya çalışıyorsun ama komik oluyorsun, çocuk değilsin ki sen!!! Laftan, sözden anlamayı öğren biraz :))
Not: O uzun yorumumda bahsettiğim Bilmiş Baykuş; çekiliş yapan bloggerin yaptığı yayının altına, kendisinin de daha önce çekiliş yaptığını ve çekilişini kazananın hediyesini aldığına dair yayın bile yapmadığından bahsetmiş ve böyle düşüncesizliklere sinir olduğunu belirten bir yorum yazmış.  Ben, o uzun yorumu yazdıktan sonra kendisini de haberdar eden bir yorum yapmıştım Bilmiş Baykuş'un sayfasına ancak, ne hikmetse o da benim yorumumu silmiş :)))
Daha önce de belirttiğim gibi, beni bilen biliyor, bu yazım, karşı tarafı karalamaya; kendini haklı çıkarmaya çalışanlara. Ve tabii anlayana :))))
Bu arada hediyenin akıbetini merak edenlere; gönderen gibi önemsiz hale geldiği için, kendisi dün gece çöpü boyladı :))

Mutlu pazarlar...

 



24 yorum:

  1. Demek ki hediyeleri yayınlansın diye bilerek bloggerlara çıkarıp hile yapıyorlar Blogu olmayanlar bu kişilerin çekilişine katılmasın baykuşun da öyle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. elbette :) hayatta buraya yazacak bir ismi bile olamamış kişiler katılmayabilir bence de bi sıkıntı yok ;)

      Sil
  2. canım bak oldukça fevri davranıyorsun.. ve sanırım kendini aklamak adına burda elinden ne gelse yapacaksın ancak inboxuna bakarsan; veya hiç uğraşmayıp şu linke tıklarsan o yorumu benim silmediğimi anlarsın... keşke bu talihsiz açıklamada bana da yer vermeden önce bir danışıp bana sorsaydın neden sildin diye... ki ozaman benim silmediğimi görüp burda haksız çıkmayacaktın... bu arada blog headerimin ayarlaması yüzünden isim değişikliği olmuşu eski ismimle devam ediyorum... lütfen bu postu okuyanlar linke tıklayıp benşim böle bişey yapmadığımı görsünler gereksiz yere zan altında kalmak bana göre değil... http://mrlgrck74.blogspot.com.tr/2014/04/yine-benim-blogum-yine-bir-sorun.html

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, yazdığınız yayın bile silinmiş, ben de yorumunuz üzerine farkettim.
      Sevgiler...

      Sil
  3. canım adsız ve ne idüğü belirsiz birinin yorumunu yayınlayıp benim senin yalanını çıkardığım yorumu yayınlamaman nekadar ilginç..şimdi ben bir post hazırlayıp pespaye durumu ifşa etmek gibi bir durumda kalıyorum... beni okumanı tavsiye ederim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayfanızda gerekli yorumu yaptım :) Lütfen konuşmalara dikkat ;)
      http://mrlgrck74.blogspot.com.tr/2014/04/yine-benim-blogum-yine-bir-sorun.html?showComment=1399204543946#c6149397439139345698

      Sil
    2. o yorumu madem ki saat 04 te yapmışsınız madem bugün bu postun anlamı nedir açıklar mısınız?? neden işin içine çekiliyorum onca açıklama yapmışken ???
      bu arada dünkü maillerime gereken anlamı yükleyememişken hazır bugünkü konuda tekrar gözatmanı tavsiye ederim... belki bir daha düşünürsün :( http://mrlgrck74.blogspot.com.tr/

      Sil
    3. Ben, yorumumu, siz benim yayınıma yukarıdaki yorumları yaptıktan sonra yazdım. Saat 04'ten kastınızı da anlayamadım. Sanıyorum, sizin blog ayarlarınızda bir sorun var. Be bu sabah, sizin yayınızda kendi yorumumu göremediğim için yukarıdaki yazımda isminiz zikredildi. Ayrıca, keşke biraz önce kendi blogunuzda yaptığınız ve kendinizi haklı çıkarmaya çalıştığınız konuda yayınladığınız yazışma fotosuna, keşke benim yaptığım yorumun olduğu bir foto ekleseydiniz.

      Yukarıda yazdığınız "canım adsız ve ne idüğü belirsiz birinin yorumunu yayınlayıp benim senin yalanını çıkardığım yorumu yayınlamaman nekadar ilginç..şimdi ben bir post hazırlayıp pespaye durumu ifşa etmek gibi bir durumda kalıyorum... beni okumanı tavsiye ederim :)" yorumunuz da ayrıca tuhaf. Çünkü ben, siz yorumunuzu yazar yazmaz yayınlayamam. Oturup yorum bekleyemem de :) Ne demek şimdi senin yalanını ifşa etmek durumunda kalıyorum. Benim yalanım mı var, varsa siz bu yalanı nasıl ifşa ettiniz??? Yayınladım işte yorumunuzu, neyin kaygısı bu????

      Kendi blogunuzda, benim yorumumu da yayınlamıyorsunuz? Bu ne peki???

      Sil
    4. bana gelen yorumlar sırasıyla verdiğim fotoda görünüyor zaten..herhangi birşeyin kaygısını taşıdığım da söylenemez.. ama şu kadarını söylemem gerekirse ortada bir hata varken ve bu hata üzerine suçlama yapılıp o suçlama çürütülmüşken bir özür dilemek de kötü niyet taşımayan birinin taşıyacağı erdemlerden biridir... sadece bir yorum yapmaktan öteye alakm olmadığı bir konuda bukadar işin içine çekilmiş olmam sanırım pazar piyangosuydu...bundan sonraki yorumlarınızı mor hastasının yapacağı yoruma saklamanızı tavsiye ederim..ben öyle yapıcam çünkü....

      Sil
    5. Benim, sayfanızdaki yazınıza yaptığım yorumu yeni yazınızda belirtmemişsiniz, ondan bahsediyorum ben. Hata-suçlama-suçlamanın çürütülmesi- özür dilemek-erdem... pardon??? Siz, beni, benim yaptığım yayında, olayın içeriğini bilmeden suçluyorsunuz, yalanımı ifşa etmekten bahsediyorsunuz, blogunuzda mağdur oldum yazısı yazıyorsunuz, o yazıya benim yaptığım yorumları yayınladığınız fotoda katmıyorsunuz :))

      Yalanım mı var ve nerede yalanımı çıkardınız sorularıma bile cevap veremiyorsunuz, bana hakaret ediyorsunuz, sonra da benden özür bekliyorsunuz :) Vallahi çok komiksiniz :))

      Eğer yazılanları biraz okuyup anlayabilseydiniz, olay hakkında daha net bilgi sahibi olur ve ona göre bana cevap verebilirdiniz. Beni suçlayıp, kendinizi temize çıkarma kaygınız yazdıklarınızdan net anlaşılıyor. Özür dilemek erdemi mi? Hani, nerede????

      Mor hastasıyla ilgili blogumda yeterli , açık ve gayet dürüstçe yazımı yazdım. Benim yorumumu blogunda yayınlamaktan korkan ve hemen silen biri bu saatten sonra benim muhatabım olamaz. Madem, siz de bundan sonra yorum yapmayacaksınız, ben de bundan sonra yorum yapmıyorum. Herşey açıkça belli. Bana yorum da yazmayın.

      Sil
  4. Ben dün onun blogunda da okudum, sizin blogunuzda da okudum. İkinizi de şahsen tanımıyorum ve kesinlikle bir yakınlığım yok. Ama açıkçası ben de size biraz haksızlık yapıldığı düşüncesindeyim. Evet, sizin hayatınızda ekstrem durumlar olmuş, bu çok normal herkesin başına gelebilecek bir durum ama bunu bildirmeniz bence bu olay için yeterli. Onu geçtim bu çekilişler reklam için yapılmamalı. Evet, birçoğumuz takipçi toplamak için yapıyoruz bunda bir şey yok ama ille de başka bloglarda yayınlanacak, reklamı yapılacak diye bir şey yok. Blogu olmayan biri bu çekilişi kazansaydı ne olacaktı diyelim en basitinden? Dün siz bu yazıyı yazmadan önce ilk okuduğumda da aynı şeyleri düşünmüş ve üzerinize fazla gelindiğine karar vermiştim. Hala da aynı düşünüyorum. Ama dediğim gibi ne sizi, ne de Mor Hastası'nı şahsi olarak tanımıyorum. Sevgiler...

    YanıtlaSil
  5. 'Onun blogunda da okudum, sizin blogunuzda da okudum" derken, benim onun bloguna yazdığım uzun yorumdan bahsediyorsan ne mutlu bana. Gece gece birileri onun sayfasına yazdığım yorumu silinmeden (pardon gizlenmeden! bir de bloguna "Bu posttaki yorumlar slinmemiş, gizlenmiştir." yazmış yahu, inanılır gibi değil :)))) ) okuyabilmiş.
    Artık izleyici toplama ve blogunun reklamını yapma kaygısı nedeniyle, o bloggerin yaptığı çekilişlerde kazanan olur da gönderilen hediyeyi yayınlamazsa neler yapacak kimbilir :))
    Tarafsız ve iyi niyetli yorumun için çok teşekkürler.
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  6. Ayıp yahu, ne hale gelmiş insanlar. İkinizi de takip ediyorum ancak tanımıyorum. Siz gerçekten iyi dayanmışsınız. İlle de yayımla demek nedir? Hediyeyi kazanan kişiye yollarsın, o kargo ulaşmazsa elbet kazanan kişi sana haber verecek. O zaman da muhattabın kargo firması olur. Haber verilmediyse mail atıp durmanın ne anlamı var, almış demek ki müsait değil yazamıyor.

    Amaç hediye vermek değil, reklam yapmak besbelli.

    Sabrınıza hayran kaldım, gerçekten. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Adsız, ben artık onun yaptıklarına ve yazdıklarına sadece gülüyorum :))
      Evet, amacı belli. Bir blogger olarak üzüldüm haline...İzleyici böyle kazanılmaz ki...
      Teşekkürler bu arada yorumun için.
      Sevgiler...

      Sil
  7. ilknurcum tatsız durum ve olaylar bunlar.canını sıkma diyorum başak ne denir bilmiyorum :::(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık ki denk gelebiliyor işte bazen böyle :) Yapıcak bişiy yok :)
      Sevgiler...

      Sil
  8. Sizi de tanıyorum İlknur Hanım, diğer muhatap olunan bayanı da tanıyorum. Ne yazık ki söz konusu arkadaşın genel tavrı o şeklide zamanında bana da bir sardı ama cevap verip muhatap almadım.Sizde o şekilde o davranın İlknur hanım muhatap olmayın canınızı sıkmayın derim
    Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürle Senacım ilgine. Buraya yorum yazmayan ve bana mail gönderen birçok blogger da seninle aynı fikirde. Demek ki, tarzı buymuş :) Can sıkmaya değecek bir durum yok, biraz da "Herkesin haberi olsun, bu böyle" demek için yazdım :)
      Sevgiler...

      Sil
  9. Canım çok tatsız bir durum ikinizide blogdan tanıyorum iletişim kopukluğundan kaynaklı sanırım keşke yaşanmasaydı:( miniğinde doğum günü kutlu olsun yeni evinde hayırlı uğurlu olsun :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de her defasında senin gibi iyimser davrandım ama ı-ıh! Bu başka...
      Çok teşekkür ederim güzel dileklerin için canım :)
      Sevgiler...

      Sil
  10. Ürünün elinize ulaşıp ulaşmadığını merak etmiş,biraz fazla merak ederek ilgi yoğunluğu var galiba :)
    Siz de anlayış göstermişsiniz ne güzel takmaya gerek yok ya insanlık halidir herkes işine gücüne dalıp birçok işini erteliyor :)
    Gerek yok böyle tatsızlıklara ya sadece talihsizlik olmuş.Sıkmayın canınızı :)
    Benim de başıma bir olay geldi.Çekiliş düzenleyen,tuhaf kişiliklerden birinin çekilişini kazanmıştım.Ürünler elime ulaştığında kendisine mail atarak bildirdim.Ve olay bitti.O zamanlar cenazem vardı ve blogumla fazla ilgilenemedim.Yine de aksatmamaya çalıştım.Ama çekilişini kazandığım blog sahibi,artık ne tür bi zihniyet felci yaşamışsa,hediyelerini blogumda yayınlamadım diye ergen ergen konuşmaya başladı.Halbuki bana 'Elinize ulaşınca yayınlarsanız,teşekkür mahiyetinde,sevinirim.' deseydi yayınlardım tabi ki hala yayınlıyorum ama öyle bir konu aramızda hiç geçmedi :) Daha sonra,bana bu ricada bulunmadığı halde,söylemiş gibi hakaretler etmeye ve dikkat çekmeye çalıştı :) Gerizekalı,sen bana yayınla demedin ki ? Sonra geçmiş adi yaratık bana diyor ki 'Hala kötü günler yaşıyorsun galiba ?' .Demek istiyor ki,bloguna yazı girebildiğine göre iyisin,haydi benim ürnlerimi de yayınla da reklam yap !
    Düşünebiliyor musunuz ne yaratıklar var :) Cenazeyle bile dalga geçen pislikler var.Sen bana söyle yayınlayayım.O zor günlerde bile rica etti diye yayınlardım.Ama yok.Twitterda havlamaya başlayınca,cevap verdim özür diledim,eğer söylemişse ve yayınlamamışsam diye.Ama mailleri baştan sona okudum,öyle bir mevzu geçmemiş :D
    Komik dimi ? :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah keşke o da takıntılı davranmasaydı, biraz anlayışlı olabilseydi :)) Neyse, önemsemiyorum dediğim gibi. Amaç biraz da "Bakın, bunlar da var" demekti. Okunma sayısını gördüğümde mesajım yerine ulaşmış diyorum kendime :))

      Benzer bir durumu yaşamışsın sen de. Ve senin mazeretin de fazlasıyla önemliyken. Olabiliyor ne yazık ki, sen de takma canım :)

      Sevgiler...

      Sil
  11. Bu yazıyı okuduğum iyi oldu gerçekten. Bende bi çok çekilişe katılıyorum ama blogum yok. Kazanıpta karşı taraftan böyle bi muamele görsem çok üzülürdüm. Madem böyle bi karşılık beklentisi var (ki düşününce o kadar hediyeye karşılık istemek mantıklı) o zaman hiç katılmayayım. Senin yaşadığın talihsizliğe de çok üzüldüm :(

    YanıtlaSil
  12. Karşılık istenecekse çekilme katılma şartı konulur ya da daha sonrasında rica edilir Begümcüm. Sıkboğaz edilmez, mantık budur ;)
    Sevgiler...

    YanıtlaSil

Adsız yorumlar yayınlanmayacaktır, teşekkürler...